Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Toplam 959 kayıt bulunmuştur Gösterilen 860-880 / Aktif Sayfa : 44
Bu kitap tarih boyunca olan her şeyin ilk kez nasıl ve ne zaman meydana geldiğinin izini sürüyor. İlk elektromanyetik telgraftan Mors alfabesinin keşfine, denizin altına ilk telgraf kablosu döşenmesinden ilk gökdelenin yapılmasına kadar tarih içinde önemli pek çok olgunun çıkış noktaları anlatılıyor. En basit icattan (kurşunkalem) en ölümcül olanına (atom bombası) kadar pek çok şeyin ilk kez olarak hangi koşularda yapıldığını bu kitap aracılığıyla öğreneceksiniz.
Tükendi
Aygaz ve Yapı Kredi Yayınları II. Meşrutiyetin 100. yılı dolayısıyla çok özel bir çalışmayı okurlarla buluşturdu. Bu kapsamlı kitapta, II. Meşrutiyetin ilan edildiği 23 Temmuz 1908den, ilk yıldönümünün kutlandığı 23 Temmuz 1909a kadar geçen olayları ele alıyor. Önsözünü Prof. Dr. Mete Tunçayın kaleme aldığı eser, dönemin gazete ve dergilerinden alınmış haberler, makaleler ve yorumların yanı sıra dönemin olaylarına bugünden bakılarak yazılmış kurgu haberlere yer veriyor. Kitabın zengin görsel malzemesinin ö
Tükendi
Ben, diye bağırdı Keops, sonsuzluğum ben. Victor Hugo dünyanın hâlâ ayakta duran tek harikasını, Gize Piramitlerinin en büyüğünü işte böyle konuşturur. 4500 yılı aşkın bir süre önce Firavun Keops, Kefren ve Mikerinos tarafından dikilen yüzyıllara meydan okuyan bu devasa mezarlar hem çok büyük bir hayranlık hem de en çılgınca spekülasyonları uyandırmaya hep devam etti. Tutkulu bir tarihyazıcı kimliğiyle Jean-Pierre Corteggiani çeşitli çağların tanıklıklarıyla bilimsel gerçekleri karşı karşıya getiriyor, efsa
Tükendi
Atatürk´e sırılsıklam aşık bir kadının muhteşem öyküsü Bir Dönemin Sır Perdelerini Aralayan Kitap! Yalnız Aşkların, hiç gelmeyen umutların Kadını Fikriye Sırları ve hüzünlü öyküsüyle Fikriye Hanım Ömrü, aşkı kadar büyük olamadı * Çankaya´nın ilk First Lady´si Fikriye Hanım, 27 yıllık kısa ömrüne büyük bir aşk ve sırlarla dolu bir yaşamı sığdırdı. Atatürk´e herkes hayran, O aşıktı. * İlk adı Zeynep herkes O´na Fikriye dediği için gölgede kaldı * Savaş yıllarının çocuğuydu. Osmanlı´nın Balkanlardaki
Türkiye Tekstil Tarihi Üzerine Araştırmalar, tarih kitabı tanıtımının ötesine geçiyor. Çünkü tekstil sektörünün ülkemizde neredeyse çağlara yayılan tarihine ve bugününe ışık tutan benzersiz bir çalışma niteliği taşımaktadır. Genel anlamda cumhuriyetle yaşıt sayılan tekstilciliğimizin, Anadolu´da ve Asya´da nasıl köklü bir geçmişe sahip olduğunu gösteren çarpıcı bir eser. İçindekiler 1. Bölüm: Halı ve Benzerleri Ticareti 2. Bölüm: Pamuklu Dokumaları ve Ticareti 3. Bölüm: Türkiye Pamuklu Tekstil Sana
´Temel ilke, Türk ulusunun onurlu ve şerefli bir ulus olarak yaşamasıdır. Bu, ancak tam bağımsız olmakla sağlanabilir. Ne denli zengin ve gönençli olursa olsun, bağımsızlıktan yoksun bir ulus, uygar insanlık karşısında uşak durumundan öteye gidemez. Yabancı bir devletin koruyuculuğunu ve kollayıcılığını istemek insanlık niteliklerinden yoksunluğu, güçsüzlüğü ve beceriksizliği açığa vurmaktan başka bir şey değildir. Gerçekten bu aşağılık duruma düşmemiş olanların, isteyerek başlarına bir efendi getirmeleri h
Türk Milleti, son iki yüz yıldır çalkantılı ve aynı zamanda geleceğini gölgeleyen gelişmelerin kıskacında hak etmediği bir tarihi sürecin içinde bocalamıştır. Artık, ülkemizin, ekonomik kalkınma ve teknolojik gelişmelerini frenleyen bu talihsiz sürece mahkûm olması yerine, onu temelinden değiştirecek ve yeni ufuklara yürümesini sağlayabilecek potansiyel mevcuttur. Bilgi Çağının yeni normları yanı sıra, gençliğin geleceğe daha emin adımlarlar atabilmesi ve her şeyden önce ülke bağımsızlığının korunması da
1891 yılında İstanbul´a gelen ve 1896 yılında II. Abdülhamid tarafından Saray Ressamı olarak görevlendirilen Fausto Zonaro, padişahın devrilmesinden sonra eski kadroların tasfiyesi sırasında yeni hükümetin verdiği kararla unvanını kaybetmişti. 1909 yılında hayal kırıklığıyla ülkesine geri dönen Zonaro´nun 1924 yılında kaleme alıp büyük bir özenle, kapağından bölümlerine, içine yerleştirilecek görsel malzemeye kadar basılmaya hazır bir kitap halinde yazdığı hatıratı, dünyada ilk kez Türkiye´de yayımlanıyor.
Tükendi
20. yüzyılın önde gelen temel özelliklerinden biri, belki de en önemli niteliği bağımsızlaşma özleminin güçlü bir olgu olarak tüm dünyaya yayılmış olmasıdır. Çağın başlarındaki dünya haritasını gözden geçirenler beş kıtaya yayılan devletlerin elli dolaylarında olduğu göreceklerdir. 2000´li yıllara geldiğimizde ise ulusal sınırlarıyla, bayraklarıyla varlıklarını ortaya koyan devletlerin toplam sayısı 185´i geçmiştir. Bağımsızlaşan, özellikle Afrika ve Asya´daki ülkelerin hemen hepsi dünün sömürülen halkları
Tükendi
Yirminci yüzyılın ilk yarısında büyük bir üretkenlikle dergilere yazdığı şiir, öykü, makale ve eleştri türü yazılarla Türk edebiyatı sahnesine adımını atan Yakup Kadri Karaosmanoğlu, romanları, hikayeleri, denemeleri, oyunları ve anılarıyla, en önemli edeiyatçılarımız arasında yer alır. Üslup özellikleri bakımından Yakup Kadri´nin 1910´dan 1974´e dek verdiği eserler Türkçe´nin geçirdiği bütün evreleri yansıtır. Eserlerinin konu ve fikir zenginliği de dil özelliklerinin çeşitliliğinden aşağı kalmaz. Yakup Ka
Doğu araştırmaları özellikle İslamın doğuşundan sonra Batı düşünsel yaşamında önem kazanmıştır. Irwin, Doğu araştırmalarının kapsamlı bir tarihi olarak nitelenebilecek bu kitabında Oryantalizmin seyyah, kâşif ve bilginlerin kişisel tutkusu ve ilgi alanı olmaktan çıkıp akademik bir disipline dönüşme serüvenini Ortaçağ İspanyasından Çarlık Rusyasına, oradan günümüz İsrail ve İngilteresine kadar uzanan çok yaygın bir coğrafyada ve geniş bir zaman diliminde ele alıyor. Oryantalizmin, özellikle 18. ve 19. yüzyıl
Tükendi
Gılgamış Destanı gençler ve çocuklar için sadeleştirerek yeniden yazıldı. Özgün metin, kısa dizelerden oluşurken daha anlaşılır olması için dizelerin büyük bölümü birleştirildi. Sonuçta gençler için özgür bir metin ortaya çıktı. Bu kitapta birbirinden güzel çizimlerin olduğunu da ekleyelim. "Günümüze ulaşan tüm eski destanlarda olduğu gibi, çok güçlü bir savaşçı, iyi bir hükümdardır Gılgamış. Ne var ki, kendisinden sonra yaratılan kahramanların hepsinden farklı bir yanı vardır. O, bir bilgedir. Düşmanla
Tükendi
İçindekiler: - Ekrem Işın / Şölen ve Büyü / Mehmed Siyah Kalem in Gizemli Dünyası - Beyhan Karamağaralı / Muhammed Siyah Kalem e Atfedilen Minyatürler - Barbara Brend / Siyah Kalem: Sorunlu Bir Terim - Emel Esin / Muhammed Siyah Kalem ve İç Asya Türk Geleneği - Güven Turan / Siyah Kalem in "Ötekiler"i - Gürbüz Erginer / Siyah Kalem Minyatürlerine Farklı Yorumlar - Talat Parman / İnsanın Eşi Olarak Demon - Selim Somçağ / Fatih Albümü nde Vahşi Hayvanlar
Tükendi
Ben Kenya´dan gelen siyah bir adamla Kansas´tan gelen beyaz bir kadının oğluyum. Ben 2. Dünya Savaşı´nda General Patton´ın ordusuna hizmet etmiş ve Büyük Bunalım´dan çıkmış bir dede ile o uzaklardayken bomba yapımında çalışmış bir anneanne tarafından büyütüldüm. Amerika´nın en iyi okullarında okudum ve dünyanın en yoksul halkı arasında yaşadım. Damarlarında kölelerin ve köle sahiplerinin kanını taşıyan bir siyah Amerikalı kadınla evliyim. Bu kan, bizim iki değerli kızımıza geçirdiğimiz mirasımızdır." Barac
Tükendi
Kubilay Han´ın Seyyahı, Ortaçağ Asya Türk tarihinin ülkemizde az tanınan bir kahramanının izini sürüyor. Bar Savma yetişkinlik çağında, daha önce yöresinden kimsenin cesaret edemediği biçimde, Kudüs´e ziyarette bulunmaya karar verir. Kuzey Çin´den Ortadoğu´ya uzanan bu zorlu güzergâhı aşmak için Kubilay Han´ın da desteğini alır. 1270´lerin sonlarına doğru, Marco Polo´dan 15 yıl kadar önce ve onun izlediği yönün tersine, Ortadoğu´ya doğru yola çıkar. Ve yol boyunca bu kitabın temelini oluşturan seyahat notla
Tükendi
1711 Prut Seferi hakkında, bir yeniçerinin tuttuğu bu günlük sayesinde, belki de dönemin tarihçilerinin yazdığından fazlasını bilme imkânına sahibiz. Yeniçeri Kâtibi Hasan, 55 yıllık bir yeniçeri olarak son seferine çıkarken, sadece işi gereği değil, tarihe kişisel bir tanıklık bırakmak için de kâğıda kaleme sarılmıştı. Savaşın ilanından başlayıp dönemin etraflı bir uluslararası siyasal değerlendirmesini de yaparak, seferi pek çok ayrıntısıyla kayda geçmişti: Sefer yürüyüşü, muharebe alanına varış,
Tükendi
Umursamazca tüketiyoruz... Ve umutsuzca tükeniyoruz... On binlerce yıldır üzerinde yaşadığımız yerküreyi, atmosferi, toprağı ve suyu; böyle sorumsuzca yaşamaya devam edersek en geç birkaç yüzyıl içinde tüketmiş olacağız... Küresel ısınma ve kuraklık sonucunda, örneğin tarım üretiminin şimdiden düşmeye başlamış olması iyiye işaret değil... En kötü senaryo ile randevuya kısa bir süre var... Ancak kaybolan türler, azalan biyolojik çeşitlilik, erozyon ve yanlış kullanım sonucunda verimsizleşen toprak, kirlene
Tükendi
Osmanlı İmparatorluğu´nda nüfusun büyük çoğunluğunu oluşturan köylüler, resmi vekayinamelerde en fazla imparatorluk tarihindeki büyük kişilerin ya da olayların arka planı olarak yer alır veya ancak ayaklandıklarında tarih sahnesinin önüne çıkma şansını bulurlar. Osmanlı tarihi boyunca, egemenliğin temellerinden biri ve devlet gücünün ayrılmaz parçası olarak kalan köylü nüfus,resmi belgelerde genellikle tahıl, yağ, et, meyve ya da gümüş miktarlarına dönüşmüş vergi mükellefleri listesi olarak boy gösterir. He
Tükendi
İlluminatiden Masonlara antik çağlardan günümüze Dünyanın gizli oluşumunu okuyacağınız şaşırtıcı ve sıradışı bir kitap İlluminati Mısır ve Yahudi Gizemleri Babil Kardeşliği Gül-Haçın Kuruluş Gayesi ve Faaliyetleri Tevrat ve İncil Mitleri, Eski Ahitteki Firavunlar Kabbala ve Kabbalaistler, Modern Yahudi Kabalası Yahova (Yahvenin Gizli Kimliği) Zadok Essenliler Gnostikler Haşişiler ve Haçlı Seferleri Din Savaşlarının Perde Arkası Tarihte Dünya İhtilalleri ve Tek Dünya Hükümeti Projesi İllumin
Tükendi
Milli Mücadele Tarihi dizisinin ilk kitabı, Milli mücadelenin dönüm noktalarından Erzurum Kongresi´ni hazırlayan koşulların bir tablosuyla açılıyor
Toplam 959 kayıt bulunmuştur Gösterilen 860-880 / Aktif Sayfa : 44