Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Toplam 665 kayıt bulunmuştur Gösterilen 580-600 / Aktif Sayfa : 30
İnsan Masalsız Olmaz Bütün dünya halk anlatıları, üstüne kurdukları temel motifler ve taşıdıkları iletiler açısından ortaklık ve benzerlik gösterirler. Çünkü her masal olayının, gerçek hayatta bir karşılığı vardır. Ne var ki masallar bu gerçekleri, sorunları ve çözüm yollarını sembollerle anlatırlar. Öyleyse masalları anlamak hayatı anlamakla eş değerlidir. Bu kitabı okurken birçok masal serüveninin içinden geçeceksiniz. Dolayısıyla da buna paralel olarak, birçok hayat serüveninin içinden geçip hayatın ger
Bir Karış İstanbul İki öykü kitabı(Siyah Beyaz Bir Öykü Suspiria) ve bir romanı(Öldüren Şehir) ile tanınan Ömer Ayhanın yeni kitabı Bir Karış İstanbul Yapı Kredi Yayınlarından çıktı. Günümüz öykücülüğüne kendine özgü bir sıcaklık getiren Ömer Ayhanın her boydan yirmi beş öykülük bu kitabı bir duyguyu binbir ateşle besleyen kıvrak bir kalemin ürünü. Tadımlık: Aklıma düştükçe ezip geçiyorum beni. Ne yaman bir kekemeliktin. Uçurum ağızlarında kök salmış mağaralara kapanırdık. Yasak sevişmelerin şefkatli kor
Tükendi
Üç Kızlar, Altı Kardeşler, Yedi Devler ve Mavi Gelin Oğuz Tanselin Yapı Kredi Yayınlarından çıkan dört küçük masal kitabı, çok eski zamanların seslerini dinletebilmek için elimizde, aramızda. Sonunda hep iyilik, güzellik kazanacak; kötülük, çirkinlik kaybedecek diyerek okuruz Türk masallarını. Yapı Kredi Yayınlarının Doğan Kardeş dizisinden çıkan ve bir tekerleme ile beş masaldan oluşan Mavi Gelinde de değişmedi bu durum. Acı çeken, sıkıntılara katlanan kahramanlar, kılık değiştirmiş, tutsak düşmüş peri kız
Tükendi
Masallar bizi içimizde canlanan, bilmediğimiz bir büyülü dünyaya götürür. Çok kısa bir süre konuk olduğumuz bu dünya zihnimizden silinmez, hep o olağanüstü kahramanları yaşar ve yaşatırız. Masallar bizim gizli bahçemizdir. Oğuz Tanselin uzun yıllar önce derleyip çocuklar için yeniden kaleme aldığı bu masallar dört küçük kitaptan oluşuyor: Üç Kızlar, Altı Kardeşler, Yedi Devler ve Mavi Gelin. Üç Kızlar bu dizinin ilk kitabı. Bir tekerleme ile beş masaldan oluşuyor. Okunan, kendini okutturan bu masallar sın
Tükendi
"Yükte hafif, pahada ağır" bir kitap: Belkıs, Cevat ve Ne İdüğü Belirsizler, dokuz resimli öyküden oluşuyor. Peri Masalları ile ama özellikle 2008'de çıkan Zavallı ile dikkati çeken Orçun Türkay'ın bu üçüncü kitabı da sert ve alaycı. Yazar, kendi çizgisinden sapmadan, bildiğini okuyarak ilerliyor. Üstelik bu kez kendini iyiden iyiye yokuşa sürüyor, önce resimleyip sonra öykülüyor. Dahası, çizginin ketumluğunu sözle açmayı deniyor: Resminin "görkemli sessizliği"ni anlatısının sivri diliyle bozuyor... Yazar,
Tükendi
Ali Teomandan yeni bir öykü kitabı: Taş Devri Taş Devri, Ali Teomanın beşinci öykü kitabı. Gizli Kalmış Bir İstanbul Masalı (1991), İnsansız Konağın İkonu (1993), Pervaneler (1998), Aşk Yaşama Çok Uçuk (2006) ile kendi çizgisini derinleştiren Teoman, ustalıkla kullandığı bilinçakışı teknikleri ve söz oyunlarını bu kitapta iyiden iyiye uç boyutlu, plastik bir yapıya kavuşturuyor. Ali Teoman, biçimle dili, sözle anlamı, işitsellikle görselliği, acıyla alayı kaynaştırarak öykücülüğümüzün yenilikçi damarını kab
Çok iyi yetişmiş, zengin gözlemlere sahip olan Leyla Erbil, kalemini 12 Mart faşizminin işkence odaları, düşünce zindanlarında dolaştırıp, okuyucularına tüyler ürpertici kötülüklerin kol gezdiği günlerde iki eski devrimcinin uzun yıllar sonra karşılayıp sevişmelerini betimliyor. Bunlar, sonraki kuşakların eski tüfek dedikleri ülkenin ilk devrimcilerinden biraz sonra gelmiş olan kuşakların bireyleridir. Onların da daha öncekiler gibi yaşamları yıkılmış çarçur olup gitmiştir. - Hasan İzzettin Dinamo- Yazarın
Tükendi
Cemil Kavukçu, tam bir öykü ustasıdır; küçücük bir kıvılcımdan tadına doyulmaz öyküler çıkarır. Düşkaçıran, yazarın yeni öykü kitabı. Ka¬vukçu, bundan önceki kitaplarında doğup büyüdüğü İnegölden yola çıkarak taşralı gençlerin öykülerini, aşklarını, umutlarını taşımıştı okura... Meyhaneleri mesken edinmiş denizcileri, yaşadığı kasabaya sıkışıp kalmış genç kızları, çocukları... Düşkaçıran, Kavukçunun kitaplarında bir kırılmaya işaret eden yeni, farklı öykülerden oluşuyor. Bu öyküler gerçekle gerçeküstü arası
Tükendi
Yardım, hiç beklemediğiniz bir yerden gelebilir
Sevilen Fabllara Çizgisel Yorum Jean de La Fontainein sivri dilinden günümüz dünyasına uzanan, hiç değişmeyen masallar Ağustos böceği, şarkı söylerken bütün bir yaz, hazırlıksız yakalanmış sonbahar rüzgârlarına: Ne bir parça sinek ne de solucan koymuş bir kenarına. Gideyim de, demiş, anlatayım derdimi, komşum karıncaya Fil ile Jüpiterin Maymunu, Horoz ile Tilki, Ölüm ve Oduncu, Meşe ile Saz, Ağustos Böceği ve Karınca, Eşek ile Köpek ve daha niceleri, geçtiğimiz Nisan ayında ilki yayımlanan ve çok beğenilen
Tükendi
Heinrich von Kleist (1777-1811): XIX. yüzyıl Alman edebiyatının en önemli yazarlarındandır. Tiyatro oyunları, şiirler ve öyküler yazdı. Kantı okuduktan sonra bilginin değerinden kuşkuya düştü, akla değil duyguya güvenmeyi tercih etti. Akıl ile duygu arasında süren zıtlık eserlerinin özünü oluşturdu. Öykülerinde insanların ve doğanın zorbalığı karşısında kendilerini tüketircesine bütün güçlerini harcayan kişileri konu aldı. Eserlerinde titizlikle seçilmiş sözcüklerle örülü güçlü bir ifade kullandı. Sanatsal
Tükendi
Münir Göle Yansılar Kitabında, derinden derine birbirine kapılar aralayan yedi farklı hikâye anlatıyor: Zaman Kayması, Yanılsama, İki Tür Yitim, Bir Boşluk, Noktürn, Kan Bağı ve Arayış başlıklarında konaklayan sıradan hayatların gündelik ama çarpıcı detayları, insanın özündeki arayışlara ve parçalanmışlıklara açılıyor: Anlar, anılar, yanılsamalar ve yansılar... Bütün gece yatağında dönüp durdu, saçlarını terleten yastığı biraz olsun serinletmek için tersyüz etmekten boynuna ağrılar saplandı. Düşleri yinelen
Tükendi
Ertuğ Uçar deniz fenerlerini sadece bir yalnızlık elçisi, romantik bir figür olarak değil, dünü bugünü ve yarınıyla, edebi bir disiplin içinde kalarak anlamlandırıyor, araştırmalarına dayalı ayrıntılı notlar eşliğinde, bu pek bilinmeyen, yüzü denize dönük varlıkların ışığını yakıp yarı kurgu / kurgu öyküleriyle menzili tarıyor. Dünyayı seyretmek için çok yükseğe tırmanmak gerekmiyor diye düşünür, dünyayı seyre koyulursun. Zamanın bizim dışımızda da akıp gittiği burada anlaşılır. Gün burada saatler olmasa b
Tükendi
Birsen Ferahlıdan inceliklerle dolu, kalemin tığ gibi işlediği bir ilk kitap: O Yaz... Yaşanmışlıkların mayasıyla yüreği kabartan, içe dokunan, sarıp sarmalayan öyküler okunup bittiğinde geride hüznün tortusu kalıyor. Birsen Ferahlı, hepimize akraba ya da komşu kadınların iç dünyalarına, masum duyarlıklara ustalıkla eğiliyor. Trenin geçmesini beklerken nedense şoförün ensesine takıldı gözüm; pek beğendim. Bir erkeğin gençliği enseden de belli oluyormuş demek ki, hay Allah, dedim içimden. Karşıyaka sapağına
Tükendi
Rus edebiyatında bir benzeri görülmemiş mizahın, kahramanlığın, ironinin, hüznün ve dönemin tutucu çevrelerince fazla cesur bulunarak, büyük tepkilere yol açan biçimde cinselliğin bir arada kullanıldığı epik bir yapıt. Puşkin, altı şarkı ve epilogdan oluşan bu masal-poemada Rus tarihinden, eski Rus masallarından geniş biçimde yararlanmıştır; okuyucunun duygularını sarsacak anlatımdan özenle kaçınarak, yer yer kaba halk diliyle, yalın ve süslemesiz bir dil kullanmıştır.Ruslan ve Ludmilada, Kiev Prensi Vladi
Bu kitapta hikâyelerin tatlı diliyle o güzide insanları anlamayı, yüksek bir medeniyetin içindeki cevheri sergilemeyi amaçladım. Hatıralarıyla aramızda yaşadıklarını farzederek bu hatıralara vefa borcumu yerine getirmeye çalıştım. Bir pencere açmaya çalıştım, yüzyıllar öncesine uzanan. Bir yol tutturmaya çalıştım, ecdadımızı kucaklayan. Elim kısa, idrakim kısa, yolum kısa kaldı, ancak avuçlarıma topladığım bir kaç parça parlak taşla sizlere hâl anlatmaya çalıştım. Gönlüne, idrakine, ferasetine güvenenler
Şiir Erkök Yılmaz, altıncı öykü kitabı İncir Çekirdeği Yanığında kimi zaman sürreel kimi zaman somut öykülerinde, özgün anlatım dilini yine koruyor, sadece öykü tadını değil hicvin, ironinin gerçek değerini de açığa çıkarıyor: öykünün gerçekliği yazarının aramızda dolaştığı gerçeğiyle pekişiyor. Okuruyla arasındaki mesafeyi neredeyse sıfırlayan, deyim yerindeyse şimdi burada yazılan öykülerin, yazarının sesinden birebir canlı anlatımını duyuyoruz. İncir Çekirdeği Yanığı gürültüsüz patırtısız, inceden inceye
Tükendi
"Mehmet Zaman Saçlıoğlu, Beş Ada´da alışılagelen öykü kitaplarından farklı bir toplamla çıkıyor okur karşısına. Her biri tek başına varolma, yaşama gücüne sahip öyküler, yan yana geldiğinde ayrı bir bütünlüğü ve boyutu sergiliyor. Okuduğunuzda bunun bir rastlantı değil, yazarın seçimi olduğunu göreceksiniz. Biri, kitabın başında, öbürü sonunda yer alan, sanatsal yaratı ve bilimsel arayışa ilişkin iki masal, kocaman bir parantezin iki ucu sanki." -Nursel Duruel
Bu kitabı oluşturan hikâyelerden Geç Kalan Adamın Öyküsü, Sâde Bir Yüz, Topraktan Başlayarak, Tuzak ya da Son Günler, Aylık Diriliş Dergisi'nde Ekim 1979-Temmuz 1980 tarihleri arasında yayınlanmıştır. Kitaptaki öbür hikâyeler ise, dergide yayınlanmadan doğrudan kitaba girmiştir.
Bu kitabı oluşturan hikâyelerden Meydan Ortaya Çıktığında Aylık Diriliş Dergisi'nde Ocak 1970 - Haziran 1970 tarihleri arasında, İz, Ölü isimli hikâyeler Diriliş Pazartesi, Perşembe Günlüğü'nde 1977 tarihinde yayınlanmış, Ziyaret ve Kartal isimli hikâyeler ise dergide yayınlanmadan doğrudan kitaba girmişlerdir.
Toplam 665 kayıt bulunmuştur Gösterilen 580-600 / Aktif Sayfa : 30