Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Toplam 29 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Aşağılara uzayıp giden aşağılara bakıyor Bir adam eşeğine odun yüklüyor, yüzünün sol yakasına kuşlar üşüşüyor. Köpeği, torbası ve toprak bir testi Ovada bir resimde durur gibi duruyorlar. (Önünde çekilmiş, iki güvercin işlemeli bir perdenin.) Bir kadın, bir gök parçası, üç beş ağaç Uzakta dışında onların. Deniz? Deniz oralı değil: Yineleyip duruyor kendini. Bakıyor o: Yakasını bırakmayan tanıklığına dünyanın. Tadımlık PAUL KLEEDE UYANMAK Uyandım çiçek gibi dayanılmaz güzel kızlar Ad Marginemden asma köprüle
"Düşünce halinde her şey kaybedilmiştir" İkinci Yeni'nin önde gelen şairlerinden İlhan Berk, ilkgençlik yılları sayılabilecek dönemde "İlhan Berk olmak" yolunda kişiliğini ve yazınsal yetilerini keşfederken, öykü, anlatı, tiyatro oyunu türünde sınıflandırılabilecek düzyazı denemelerinde bulundu. Uzun erimli bir şiirin ilk eskiz çalışmaları gibi de değerlendirilebilecek, dergilerde kalan bu düzyazılardan oluşan Bir Limandan Üç Resim, Berk'in şiir dışında yazınsal türlerle "mesai"sine dikkat çekebilmek, yazı
Tükendi
Eleni'den önce Daha ben çocuktum daha tütüne daha kahveye alışmamıştım Sabahları, akşamları bilmiyordum daha Bir gün bakıyorum akşam ellerimde gözlerimde Bir gün sabah her yanım. Eleni geliyor Dünyaya bakıyorum Dünya sanıldığı kadar küçük değil o gün anlıyorum Sanıldığı kadar üzgün değiliz dünyada O gün bütün şiirleri yakmalı yeniden yazmalı diyorum ("Saint Antoine'ın Güvercinleri") Galile Denizi (1958) İlhan Berk şiirinde yeni bir dönemi açan karakteriyle ayırıcı öneme sahiptir. Bir anlamda önceki kita
Gecenin pancurlarını açtım. Bir yerini dönüyordum, durma oranı yaşıyorum. Eskitiyorum eskitiyorum kalıyor ne kadar güzel olduğuN. Selçuk Demirel İlhan Berk'in 100. doğum yıldönümünde, şairin Dost Yayınları'ndan çıkan 1962 tarihli Mısırkalyoniğne kitabının ilk baskısını resimledi. Yapı Kredi Yayınları'nın tıpkıbasımını gerçekleştirdiği bu kitap İlhan Berkin'in zengin imgeler dünyasına Selçuk Demirel'in kaleminden görsel bir yol açıyor...
Tükendi
Kendini tüm şairlerle "akraba" sayan yücegönüllü bir şairin, kendini, hayatın görünen-görünmeyen tüm nesneleriyle eşitleyen "kardeşçe" yücegönüllülüğünün sessiz şarkısı: Düşündüm konumunu ölümün, Küpün, piramidin, silindirin. Yalnış nesne yok. Şeylerin en iyisi sudur. Bir akşam gördüğü yerleri anlattı bana. Gölgesiyle bıraktım suyu. Sonluyu, kurcalamalı. Ağaçlar koysun adımı. İlhan Berk'in Şeyler Kitabı, daha önce, Ev ve Çok Yaşasın Sayılar adıyla yayımlanan kitaplarına eklenen Bir Şey Olanlarla Bir Şey Ol
Tükendi
Şiirimizin büyük ustalarından İlhan Berk'in Toplu Şiirleri (Eşik, Aşk Tahtı, Akşama Doğru) üç cilt halinde Yapı Kredi Yayınları şiir dizisinden çıktı. Yapı Kredi Yayınları İlhan Berk'in, 1994'ten başlayarak İnferno, Kanatlı At, Logos, Asılı Eros, El Yazılarına Vuruyor Güneş, Uzun Bir Adam, Poetika, Kült Kitap isimli şiir üstüne yazılar, çeviri şiirler, biyografik denemeler, günlük ve defterlerini -kısacası, şiirleri dışında tüm eserlerini- kitaplaştırmıştı. Toplu Şiirlerin de yayımlanmasıyla İlhan Berk 'Büt
Şiirimizin büyük ustalarından İlhan Berk'in Toplu Şiirleri (Eşik, Aşk Tahtı, Akşama Doğru) üç cilt halinde Yapı Kredi Yayınları şiir dizisinden çıktı. Yapı Kredi Yayınları İlhan Berk'in, 1994'ten başlayarak İnferno, Kanatlı At, Logos, Asılı Eros, El Yazılarına Vuruyor Güneş, Uzun Bir Adam, Poetika, Kült Kitap isimli şiir üstüne yazılar, çeviri şiirler, biyografik denemeler, günlük ve defterlerini -kısacası, şiirleri dışında tüm eserlerini- kitaplaştırmıştı. Toplu Şiirlerin de yayımlanmasıyla İlhan Berk 'Büt
Şiirimizin büyük ustalarından İlhan Berk'in Toplu Şiirleri (Eşik, Aşk Tahtı, Akşama Doğru) üç cilt halinde Yapı Kredi Yayınları şiir dizisinden çıktı. Yapı Kredi Yayınları İlhan Berk'in, 1994'ten başlayarak İnferno, Kanatlı At, Logos, Asılı Eros, El Yazılarına Vuruyor Güneş, Uzun Bir Adam, Poetika, Kült Kitap isimli şiir üstüne yazılar, çeviri şiirler, biyografik denemeler, günlük ve defterlerini -kısacası, şiirleri dışında tüm eserlerini- kitaplaştırmıştı. Toplu Şiirlerin de yayımlanmasıyla İlhan Berk 'Büt
"Matrakçı Nasuh un bir minyatüründe üçgene çalıyor Galata. Üçgn bir tepeye. Dik, engebeli, girintili, çıkıntılı. Sanki İstanbul a özeniyordur, onun gibi körfezler, burunlar, koylar çıkıp, tepeler, vadiler inecektir. Hem bunun için de bir buruna benzemek istemeyecek midir? Hızla uzun, dik yollar geçip, açık kapalı açılar düşünüp, hendekler, surlar kazıp, sonra da birden düşecektir: İncecik gölgeler bırakıp arkasında: GALATA diye yazmak için adını. Kendi dilinde" İlhan Berk in Galata sı ilk kez 15 yıl önce y
Tükendi
İlhan Berk´in ´sözsüz ses´le kapıları açılan Poetika´sı, Logos´uyla (YKY, 1996, 2001) el ele, baş aşağı, şiir üstüne düşünmeyi sürdürüyor. Tüm gün şiirde dolaşan bir şair, Valery, Ahmet Haşim, Rimbaud, Yahya Kemal, Mallarme, dil, gerçeklik, anlam-anlamsızlık, dize, yapı vd. üzerine örneklerle modern şiirin poetikasını çevreliyor. Şiirin ve dilin sıfır noktasına bir serüven: Poetika. (Arka Kapak)
Türk şiirinin en önemli isimlerinden, şiirimizin uç beyi olarak tanımlanan İlhan Berk'in şiirleri Türkiye'de ilk kez gerçekleştirilen, ancak Avrupa'da örneğine sık rastlanan yepyeni bir tasarımla toplu olarak yayımlandı. Delta olarak adlandırılan bu yeni seri sayesinde İlhan Berk'in tüm şiirleri avucunuza sığacak kadar az yer kaplıyor. Tadımlık SERSERİ HUYLU GEMİCİLER Sait Faik Abasıyanık'a 1 Aynalarında bir iklim hevengi sarkan kahvemiz Geniş ve rahat evler kadar iyi arkadaşlar Bir nefesle cama adların
Tükendi
"Şiir duvarcının elinden düşürdüğü tuğlanın yere düşmesinde değildir / havada asılı kalmasındadır.""İyileşmez" bir şiir ustasının, şiire bakış ve onu tanımlama denemeleri.(Arka Kapak)
"Matrakçı Nasuh'un bir minyatüründe üçgene çalıyor Galata. Üçgen bir tepeye. Dik, engebeli, girintili çıkıntılı. Sanki İstanbul'a özeniyordur, onun gibi körfezler, burunlar, koylar çıkıp, tepeler, vadiler inecektir. Hem bunun için de bir buruna benzemek istemeyecek midir? Hızla uzun, dik yollar geçip, açık kapalı açılar düşürüp, hendekler, surlar kazıp, sonra da birden düşecektir: İncecik gölgeler bırakıp arkasında: GALATA diye yazmak için adını. Kendi dilinde." "Şiirimizin Evliya Çelebi'si. Kıtalar, ken
Tükendi
"Küçük, dolambaçlı arka sokakların şiiri hiçbir şeye değişilmez. Şiirin ta kendisidir çünkü. Pera da küçük, dolambaçlı sokakların ağababasıdır. Bunun için Büyük Cadde'nin (Grand Rue de Péra) sağlı sollu sokaklarından birine girmek yeter. (...) Bu sokaklara hiçbir şey düşünmeden dalınmalı. (Hem şiirin eli ancak böyle tutulur.) Öyle dalmalı ki, böylece de nerde olduğumuz bilinmemeli. Bilinmemenin o büyüsü, tansıklığı yaşanmalı. Yalnız gitmek, gitmek... Bir bu düşünülmeli. Başkaca da hiçbir şey. Usun ?o cana
Tükendi
El yazılarına vuruyor güneş, edebiyatımızın "en ilginç en genç şairi" İlhan Berk in, bu çok kollu ve çok renkli şiir ırmağının, her şeye hayret ve sevgi ile bakan dünyasına düzenlenen bir yolculuk, bir tanıklık. 1995 ten bugüne, bu dünyanın gün be gün dökümleriyle, İlhan Berk, içinde Yolculuklar ından Yazmak Eylemi ne, Halikanassos undan Ev ine, Ezra Pound undan Sait Faik ine, Daktilo sundan Kurşunkalem ine her şeyin, onun her şeyinin yer aldığı benzersiz bir portre sunuyor bizlere. Bu yeni, geliştirilmi
Tükendi
Nerede bir sokak görse bakmadan edemeyen İlhan Berk, bir taşbaskısı, bir çıkma, bir labirent, bir harita olan Pera'yı okuyor; Bizans'ın uykusuz tarihinde bir "Karşıyaka" olan Pera"yı: Caddeleri, Park Otel'i, gizemli pasajlarıyla, bir gayya kuyusu olan Tarlabaşı'sıyla, Asmalımescit'i, Tepebaşı'sı ve insanlarıyla; sokakları ve evleriyle Pera'yı okuyor. Ve Galata'dan sonra bir 'anıt' kitabı daha okuyucusuna emanet ediyor. İlhan Berk, ilk kez 1990'da yayımlanan Pera kitabını da, tıpkı Galata'da yaptığı gibi, bu
İlhan Berkle Memet Fuat arasında şiirle başlayan tanışıklık, uzun yıllara yayılan bir arkadaşlığa dönüşmüş; İlhan Berk, mektuplarında kendisi için bu denli çok şey yapan Memet Fuata duyduğu minneti göstermekten kaçınmamıştır. İlhan Berkin Memet Fuata yazdığı mektup ve kartlardan oluşan, Yapı Kredi Yayınları'nın yayımladığı Elin Üstünde Gezsin uzun bir yol arkadaşlığından geriye kalanlar olarak da okunabilir. Bütün mesele şimdi senin için başlıyor. Ben elimden gelen her şeyi, ama her şeyi yaptım. Ne bir tü
Tükendi
Baktım bir kaplumbağa suya uzanamıyordu Suyu biraz öne çektim En sonra bir bulutun Konuşmasını geçirdim deftere Rüzgârın çıkması gibidir şiir Dedim, girdim sonra derin sessizliğe
Tükendi
"Dünyaya yazmak, dünyaya bir onun için bakmak. Yani dünyada olmayı, bu dünyada yaşamayı bir yana atıp salt onu yazmak için yaşamak! Yazmakla yaşamayı birleştirmek, birbirine karıştırmak, bu iki ayrı eylemi, tek bir eylemmiş gibi görmek. Cehennem bu." Kült Kitap, yazmakla yaşamanın birbirine karıştığı bir coğrafya. Dili de yaşamı da aynı tutkuyla yontan bir şairin yarattığı cehennem! Bu cehennemde gezinmeye niyet eden okur, "yaşama nerede bitiyor, yazı nerede başlıyor" diye sormasın hiç. Tadımlık YAZMAK
Tükendi
"... Sözüm şudur ki, ben senin zaif, değersiz bir kulunum. Yaşım uzayıp altmış ikiye geldi buldu. On yıldır bir ot cenneti olan Halikarnassos´ta, her şeyden elimi ayağımı çekmiş yaşayıp giderken, otlar pirimiz Lokman Hekim´e merak sarıp -onun elimden tutmasıyla da- senin: ´Hiçbir dert indirmedik ki devasını da indirmiş olmayalım´ diye buyurduğun güzel sözüne uyup otları -o dilsiz kullarını- yine senden kuvvet alıp anlatmak istedim. Dedim ki otların soykütüğünü söyleyeyim de bu dünya -ki senin bir kitabındır
Tükendi
Toplam 29 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1